ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI ANAYASAL DÜZENE KARŞI İŞLENEN SUÇLAR SORUŞTURMA BÜROSU TARFINDAN YÜRÜTÜLEN SORUŞTURMADA:

            Olağanüstü Hal İnceleme Komisyonuna 19.07.2017 tarih ve 17004326 numaralı başvurumda belirtmiş olduğum 2011 yılı Komiser yardımcılığı sınavı:

Bu sınava girmeden önce bir çok meslek içi sınavına girdim misyon koruma ve komiser yardımcılığı ama başarılı olmadım her sınavda kendimi geliştirdim bir çok kaynaktan ders çalıştım (Toplam 56 ayrı kaynaktan faydalanmak suretiyle hazırlandım. bu kaynaklar içerisinde mesleki kitaplar, geçmiş seneler soru bankaları, cep kitapçıkları, Dünya ve Türkiye atlasları okul kitapları şeklinde oluşmaktadır. Bir çok denemeye rağmen kazanamamış olmam dolayısıyla Bu sınavı kazanabilmek için maddi ve manevi kendimi şartladım ve her yayınlanan kitaba para harcadım, çok ders çalıştım. http://www.ellibes.net/meslekte-yukselme-sinavini-nasil-kazandim.) önce Baş polislik sınavında başarılı oldum sonrasında ders çalışmaya devam ederek 6.kez komiser yardımcılığı sınavına girmiş olduğum 2011 yılı komiser yrd. Sınavında 77-78 doğrum olduğunu tespit ettim, fakat her Emniyet sınavında olduğu gibi hatalı sorular olduğunu tespit ederek Milli Eğitim Bakanlığı Eğt.Tek.Gen.Müd.Dön.Ser.İşl.itiraz ücreti yatırarak sınav komisyonuna dilekçe ile itiraz ettim. (EK:6-a) Komiser Yardımcılığı Sınav Sorularına itirazda bulunanların listesi 62 sırada 9 soruya itiraz ettiğim görülmektedir.(EK:6-b)  Sınav sonuçları açıklanınca barajın 77 ortaları olduğu ve kendi puanımın 78 olduğunu ve 942. Asil olarak kazandığımı öğrendim.

(EK:6-a)

(EK:6-b)

Bu sınav ile ilgili olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen Soruşturma neticesi takipsizlik kararı 25.11.2017 günü Tarafıma tebliğ edilmiştir. (Ek:7)

(Ek:7)

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen Soruşturmada; (Ek:8-a)

(Ek:8-a)

 “Ankara CBS 2017/167763 sayılı Soruşturmanın devamında masumiyet karinesi ve mağduriyetlere sebebiyet verilmemesi amacıyla bilirkişi raporunda hiçbir kritere yakalanmayarak şüphe olmayan ve sadece bir kritere yakalanarak zayıf derecede şüpheli olan adaylar açısından Ankara Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne 26/09/2017 tarihli müzekkere yazılarak söz konusu şahısların diğer kolluk birimleriyle de irtibata geçilip FETÖ ile iltisaklarının araştırılması, 1. dalga operasyon kapsamında ve Türkiye çapında elde edilen ifade ve teşhis işlemleri sonucu sınavdaki şaibe iddialarında isimlerinin geçip geçmediği, HTS, MASAK analizlerinin yapılarak şüpheli durumlarının olup olmadığının araştırılması istenilmiş, Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün 09/10/2017 tarih ve 58604142.59753.(22105)/ 2017/1057814 sayılı yazısıyla söz konusu müzekkeremize cevap verildiği anlaşılmıştır.

Toplanan delillere, Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün 09/10/2017 tarih ve 58604142. 59753.(22105)/2017/1057814 sayılı tutanağına, 09/02/2017 tarihli bilirkişi raporundaki verilere, zayıf derecede şüpheli olarak değerlendirilen adayların yakalandıkları kritere ve tüm dosya kapsamına göre; bütün delillerin değerlendirilmesi sonucunda, bu aşamada şüphelilerin haklarında kamu davası açılan FETÖ mensubu diğer şüphelilerle irtibatları ya da müsnet suçlara katılımları saptanamamış, aşağıda isimleri ve araştırma verileri belirtilen şüpheliler hakkında kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verilmiş, diğer şüpheliler hakkında ise mevcut delil durumu gözetilerek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2017/151079 sayılı evrakı üzerinden soruşturmaya devam edilmektedir.”

Buna Göre Yukarıda Açık Kimlik Bilgileri Yazılı Şüphelilerden; (Ek:8-b)

2 sırada belirtilen: MURAT ELLİBEŞ’in 679 sayılı KHK ile Kamu görevinden çıkarıldığı, 09/02/2017 tarihli bilirkişi raporunda Zayıf Derecede Şüpheli şeklinde değerlendirilmeye tabi tutulduğu, üzerine kayıtlı GSM veya İnternet hatları üzerinden yapılan sorgulamalarda BYLOCK kaydının olmadığı, Bankasya’da hesabının olmadığı, 23.11.2016 tarihli MASAK raporunda ve HTS verilerinin incelenmesinde şüpheli bir kayda rastlanılmadığı, KOM Daire Başkanlığından alınan verilerde örgüt üyesi olmadığı, soruşturma kapsamında isminin herhangi bir ifadede yâda ihbarda geçmediği ve hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/18314 sayılı soruşturması dışında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan başkaca bir soruşturma olmadığı tespit edilmiştir. (Ek:8-c) Şeklinedir.

Kovuşturmaya yer olmadığı kararında açıkça görüldüğü üzere daha önceden de vermiş olduğum dilekçelerde belirtiğim ve delillerini sunduğum 15 Temmuz Gazisi vatan sevdalısı biri olmak dışında, “Terör örgütü üyesi olmadığım, fetö ile iltisak yönünden de gerekli araştırmalar yapılmış ve herhangi bir ilişki, ilinti, bağ veya irtibat olmadığı tespit edilmiştir.”

(Ek:8-c)

Bahse konu soruşturmada KAMU ADINA KOVUŞTURMA YAPILMASINA YER OLMADIĞINA,

Kararın müştekilere ve hakkında adli kontrol uygulanan şüphelilere ve/veya vekillerine şüpheli sayısı ve kararın uzunluğu nedeniyle digital ortamda (CD içerisinde) ayrı ayrı TEBLİĞİNE,

Karardan bir suretin Emniyet Genel Müdürlüğü Personel Daire Başkanlığı’na idari yönden takdir için bilgi amaçlı GÖNDERİLMESİNE, karar verilmiş, (Ek:8-d)

(Ek:8-d)

İstanbul Emniyet Müdürlüğü bünyesinde 199684 sicil sayılı Komiser Yardımcısı olarak görev yapmakta iken; 06.01.2017 Tarihli ve 29940 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 679 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Personeline İlişkin Alman Tedbirlere Dair Kanun Hükmünde Kararname Ek 1 sayılı liste 1.kısımda yer alan Emniyet Genel Müdürlüğü listesinin 531 Sıra numarasında ismimin yer alması sebebiyle kamu görevinden başka hiçbir işleme gerek kalmaksızın çıkarılmama ilişkin işlem sebebiyle, işlemediğim ve içinde olmadığım, belgeleriyle karşısında olduğum bir yapıdan dolayı terör örgütü üyeliği veya üyeleri ile irtibatlı iltisaklı olmak ile itham edilmekteydim.

Hain Fetö/pyd ile irtibatlı iltisaklı ya da örgüt üyesi gibi algılanmak ve Kamu görevinden çıkarılmak, hayatında karşılaşılabilecek en ağır yaptırımdır. Hain fetö/pdy yapısının karşısında durduğuma dair somut gerçekler olduğu halde bu şekilde hatalı bir yaptırımla karşı karşıya bırakılmamdan dolayı, ben ve ailem açısından maddi ve manevi anlamda telafisi imkânsız zararlar söz konusu olmuştur.

Yukarıda anlattığım şekli ve ekte sunduğum belgelerde görüldüğü üzere 15 Temmuz 2016 gecesi Yapılan hain girişim karşısında Vatanın Bütünlüğü, Devletin ve Hükümetin Bekası Cumhurbaşkanımızın cesareti ve talimatlarıyla Yüce Türk Milletinin Varlığı ve Birliği için Bedenimi ve yüreğimi ortaya koyarak vurulmak suretiyle canımı hiç düşünmeden ortaya koydum. Canım Devletimin, bekası için her tür bedeli ödemeye en önde hazır iken hainlik şüphesi Kişisel ve mesleki itibarımı son derece ağır biçimde zedelemekte ve her geçen gün beni eriterek yok ettiği aşikâr ortadadır.

Kamu Adına Kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair kararda açıkça görüldüğü üzere Yapılan araştırmalarda, “Terör örgütü üyesi olmadığım, fetö ile iltisak yönünden de herhangi bir ilişki, ilinti, bağ veya irtibatım olmadığı” tespit edilmiştir. Yukarıda anlattığım şekli ve daha önceden de vermiş olduğum dilekçelerde belirtiğim ve ekte delillerini sunduğum, 15 Temmuz Gazisi, yerli ve milli, vatan sevdalısı birisiyim.

 Vatan sevdamız ve ümmet sevgimiz üzerine en ufak şüphe olmadan, ağır itham ortadan kaldırılmalı, Yukarıda açıkladığım ve belgelerini sunduğum nedenlerle ivedilikle (iade-i itibar) kararı verilmesi gerekmektedir.

Gereğini Arz Ederim.11.12.2017

Murat ELLİBEŞ